centilmen

centilmen
1. أفندي [أَفَنْدِيّ]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
2. خواجا [خَوَاجَا]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
3. خواجة [خَوَاجَة]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
4. رب [رَبّ]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
5. صمد [صَمَد]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
6. عين [عَيْن]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
7. قرم [قَرْم]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
8. متبوع [مَتْبُوع]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
9. مولى [مَوْلًى]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar
10. علم [عَلَم]
Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar

Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • centilmen — sf. İyi arkadaşlık eden, saygılı, görgülü, kibar (erkek) Kendisini çok yakışıklı ve centilmen bulduğumu söyledim. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • CENTİLMEN — ing. Kibar erkek, çelebi, görgülü kişi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • centilmenlik — is., ği 1) Centilmen olma durumu 2) Centilmene yakışır davranış Centilmenlik gösteren örnek sporculara kupalar verecekti. H. Taner Birleşik Sözler centilmenlik anlaşması …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • üşüşmek — e Her yandan çokça bir araya gelmek, toplanmak, birikmek, üşmek Bu centilmen sporcuyu tebrik için Fenerliler üşüştüler. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
… Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”